ben bir küçük cezveyim

köşe bucak gezmeyim

Cumartesi, Ekim 01, 2005

ahmet ile bir cumartesi

Dün gece güya başım ağrıyor diye erkenden yattım. Sema aradı. Sanırım 2 saat kadar konuştuk. Bir ara berat aradı. Trt 1 de taylandı gösteriyormuş. Şimdi bakamam çünkü amcam oturma odasında yatıyor dedim. O kapattı, ablam aradı. O da aynı sebeple aramış (gece saat 1 gibi). Mücevher fabrikasını görmüş. Niye kendine büyük bir zümrüt almadın, Siyah inci almadın diyor. Kapatıp sema ile konuşmaya devam ettik. Eğlenceli bir konuşmaydı. Sabah 10 gibi kalkıp kahvaltı hazırladım. Amcam ve Ahmet cevher ile birlikte kahvaltı yaptık. ahmetin tüm yalvarmalarına rağmen amcam onu olta almaya götürmedi. Ben de alışveriş merkezine götüreceğimi söyleyince babası ile gitmedi. Bugün tam bir ev kızı olup, evi güzelce temizledim. Ahmet sürekli peşimde, ne zaman gideceğiz zekiye abla deyip durdu. Sonunda evden çıktık. capitole gittik. ahmetin ilk alışveriş merkezine gidişi (samsunda alışveriş merkezi yok). Bayağı hoşuna gitti. Bissürü isteği oldu ama mcdonalds ta yemek karşılığı hepsinden vazgeçti. Yine de bana migrosta bayağı bişey aldırmayı başardı. Sinemaya gidelim diye tutturdu. 13 yaş sınırı var, burada korku filmlerine çocukları almıyorlar deyip kurtuldum. Berat tel de ahmetle anlaşabiliyor musun demişti. Neden diye sorunca da, çok konuşuyor da ondan demişti. Gerçekten de bu çocuk çok fazla konuşuyor. Hiç susmuyor. Marketten bayağı alışveriş yaptıktan sonra eve geldik. Dışarıda biraz oynadıktan sonra eve gelip akşam yemeğini yapmama yardım etti. İkimiz birlikte iyi iş çıkardık. Akşam yemeği yerken birbirimize, 'ellerimize sağlık' deyip durduk. Yemekten sonra çay suyu koydum. Sabırsızlıkla bekledi. Çünkü o kolasını, ben de çayımı içerken birlikte cips yiyip cennet mahallesini seyredecektik (o seyretti, ben tel de konuştum). Akşam biraz ders çalıştım, ablamla öğüt dolu bir tel konuşması yaptık (öğütler bana). Yarın nöbetçiyim. Pazartesi de sema ile festival kapsamında bir filme gideceğiz.

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home