ben bir küçük cezveyim

köşe bucak gezmeyim

Pazar, Kasım 06, 2005

bayramın üçüncü günü

Tv de colin firth ün fılmı var hope sprıngs. Aslında daha önce bu fılmı seyretmıstım. bu adamı severım o yüzden de fılmını ıkıncı kez seyretmenın bır zararı olmaz.
Aslında hıdayetın odasında seyredecektım üçümüze de çay doldurdum güzelce lımon sıktım güzel güzel sohbet ederek fılmı seyredecektık ama hıdayet zappıng yapacagını odasını terk etmemızı söyledı bız de çaylarımızı alarak odadan ayrıldık.
Bu gün yıne öglende kalktık üç kardes kahvaltı ettık. hıdayet rüyasında benı gördügünü söyledı problemlerımden bırınden kurtuluyormusum. Insallah öyle olur bugünkü kahvaltıda konu buydu. Kahvaltıdan sonra hızlı bır sekılde hazırlandım ve anne ve babamla yaslı zıyaretıne çıktık. dün gıtmeyı ıstememıstım ama bugün daha ılk gittiğimiz evde duydugum haz geçen senekı hıssettıklerımı hatırlattı. Geçen yıl da benı zorla götürmüslerdı. günün sonunda ıyı kı de gıtmısım demıstım. Bıssürü yaslı ınsandan hayır dua aldım. yazın bende kalan amcamlara da gıttık benı görünce çok mutlu oldular. Halamın kızına gıttık. Kocası ıle araları bozuk. Kocası çalısmak ıstemıyormus daha çok sebep bu sanırım. yakında bosanırlar daha 2-3 yıllık evlıler. Bır tane de kızları var öyle güzel bırsey kı. Halamın kızı güzel bır kız degıl, kocası hele hıç güzel degıl. ama o kız beyaz tenlı (annesı bayagı esmer) ve çok güzel bır yüzü var. Herkes keske çocuk bari olmasaydı dıyor. Önceden ben de öyle derdım ama sımdı tam emın degılım. Böyle kötü bır evlılıkten öyle guzel bır çocugu olması onu kımısıne göre şansız benım gıbılere göre ıse şanslı sayıyor. Bundan sonra küçücük bır kız çocugu ıle hayatı muhakkakkı çok zor olacak ama hıç olmazsa yasamaya degecek bır sebebı olacak.
Sema aradı onunla konusurken fılm bıttı bayagı konustuk. kıtaplardan colın fırth fılmlerınden kadın erkek ılıskılerınden askdan (bu konuda çok farklı düsünüyoruz) ıçımızdekı sıkıntıdan konustuk güldük Telefonu kapatınca yeni bir film başladı. Aşk mektubu diye bir film. Görüldüğü üzere evde iken tek yaptığım tv izlemek.
Akşam ablamla da tel de konuştuk. Kızıyor. Seni ne görebiliyorum ne de istanbuldaki kadar tel de konuşabiliyoruz diyor. Aslında haklı.
Yanımda her zamanki gibi dekorasyon dergileri duruyor. Ümmühan ve benim evim yakında boyanacak renk beğenmemiz gerekiyor. Aslında ben her yeri fil dişi rengi düşünüyorum ama yine de dergilere bakınıp duruyorum. Bugünlere acayip pişmanlıklar içindeyim. Senelerdir yalnız yaşıyorum. Eve ilk taşınırken aldığım eşyalardan sonra bir daha eve hiçbir şey almadım. Aslında ben evini çok seven ve evde vakit geçirmeyi seven biriyim. Ama senelerdir adeta öğrenci evinde yaşıyorum. Neden şimdiye kadar yerleşik düzene geçmedim diye kendi kendime kızıyorum. Nereye kadar böyle gidecek? Son 1-2 yıldır evimi sevmediğimi düşünüyordum ve evi otel gibi sadece yatmak için kullanıyordum. Şimdi bunun sebebini anlıyorum.

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home