ben bir küçük cezveyim

köşe bucak gezmeyim

Pazartesi, Temmuz 04, 2005

sıkıntı ve muz kabuğu

gece bir türlü uyuyamadım. yoğun bakımdan aradılar. tam uyumuştum, kattan hastaya damar yolu açmak için çağırdılar. gecenin saat üçü, uyku sersemi, gözlerini oğuşturarak gidince insanın gözü de zor görüyor. ama zor değildi, hemşirenin de becerebileceği bir şey olduğu halde beni çağırıyor. sonra uyudum.
sabah çok zor kalkmadım. yorgun değildim. hatta kahvaltıdan sonra kütüphanede bir güzel ders çalıştım.
sema ile tatil yüzünden didişip durduk. anlatmadığı kimse kalmadı. tüm hastane tatilde nereye gideceğimizi biliyor. giderken de bir sürü kişiyi daha davet ediyor. sonra da benle dalga geçiyorlar. bu gezi benim için tüm tılsımını ve heyecanını yitridi, dedim de waaw dediler.
ama tüm gün boyunca can sıkıntısı ile gezindim. insanlar neyin var senin deyip durdular. sema da ayrın beni böyle görmek istemiyormuş. teknisyenlerden biri geldi, özel hayatımın yolunda olup olmadığını sordu. sanki çok hareketli bir özel hayatım var da. son günlerde hep böyle imişim, benim yüzümün gülmesine alışmışlar, beni öyle görmek istiyorlarmış. ne yapayım keyfim yok.
erken çıktım. niyetim eve gelip erkende yatmaktı. semanın zoru ile savoya gittim ve saat 6 ya kadar da kalkamadım.
canım sıkıldığında neler yaptığımı bir arkadaşıma anlattığımda bana garip garip baktı. aslında her konuşmamda bana garip garip bakıyor ve Allah Allah diyor. canım sıkıldığında para harcamayı severim, beni rahatlatır. alışverişe giderim. (e o zaman bugün alışverişe git dedi. ben de ona bugün o enerjim yok dedim). sonra bazen çok üzüldüğümde ağlarım, ağlarım, o kadar çok ağlarım ki yatakta ağlayarak uyurum. uyandığımda gözlerim bir garip olur, gerildiklerini hissederim. ve yatarken uyuyup da uyanmamayı dilerim. ya da uyandığımda herşeyin düzelmiş olmasını. ama bunun olmayacağını bildiğim için uyanmama fikri daha mantıklı gelir. son 1-2 yıldır da kendimi kötü hissettğimde kuaföre gidiyorum. ertesi gün süslenip püslenip hastaneye gitmek bana iyi geliyor. içimde hala sıkıntı olsa da, içim kan ağlasa da dışardan iyi görünmek, çevreden iltifatlar almak benim kendimi biraz daha iyi hissetmemi sağlıyor.
bunlr sanki çok mu garip? ben kendimi hiç de garip hissetmiyorum. ve eleştirilmeyi de hiç sevmiyorum ve her hareketimin incelenmesini de. bir de bu ara ağzımın gevşek olduğunu ima edeck sözler alıyorum. biraz haklı ama çok da gevşek değil ya. sıkıntılarımı, endişelerimi kimseyle paylaşmayacak mıyım?
kendimde alışveriş yapacak enerjiyi bulamadım ama kuaföre gittim. yarın İnşallah çok yağmur yağmaz. eve gleince yatayım dedim ama uygunsuz bir saat olduğu için yatmadım. karnım da acıktı ve evde de bişey olduğunu sanmıyorum. ne yiyeceğim?
(başlık üni den arkadaşım arzu can a ithafen. pek severdi bu lafı))

2 Comments:

At 4/7/05 23:10, Anonymous Adsız said...

Zekiye merhaba, kizlarim biraz önce uykuya daldilar, esim de bir eline ders notlarini bir eline de isiyle ilgili birtakim kagitlari alip koltuga yayildi, suclu bir edayla da sordu: "sen napicaksin, kitap mi okuyacaksin?"... Ben de "yooo" dedim, "ya caddede alisverise cikicam, ya kuaföre gidicem ya da vapura binicem"... Herhalde karisinin ehliyet sinavi yüzünden iyice delirdigini sandi, nasi yani bile diyemedi, bakakaldi.. Daha üzmek istemedim "Zekiye'yle bunlarin hepsi mümkün canim, homesick olunca hep Zekiye'ye takiliyorum ben, beraber dolasiyoruz iste, iki ayakkabi canta deniyoruz, eski okul arkadaslarimizi görüyoruz ya da vapura atliyoruz" dedim...Güldü, o Alman-Türk kirmasi, (dört yildir Almanya'dayiz da), benim gibi homesick olmuyor tabiii.Istanbul'u ve orda kalan canim arkadaslarimi cok özlüyorum. Burda da komsularim Alexandra, Renata, kurs arkadaslarim, sonra esimin akrabalari, Steffi, Susanne vb var ama insan Ayse, Fatma Hayriye demek istiyor iste... Sana saglikli günler ve isinde kolayliklar diliyorum... Bir de yaninda gezmeme izin verdigin icin tesekkür ediyorum...

 
At 5/7/05 14:19, Blogger nerminn said...

jujube beni çok güldürdün ve mesajınla çok mutlu ettin. çok teşekkürler. tabii ki her zaman birlikte gezebiliriz. ama varlığını daha sık göster olur mu?

 

Yorum Gönder

<< Home